4 Ocak 2022 Salı

2021 Favori Kitaplar

Yarınki Yüzün, Cilt 1: Ateş ve Mızrak

Javier Marías

Savaş donemi insanlara 'pervasızca konuşmak can yakar' diye bir kampanyayla konuşma ve bilgi paylaşma sansürü uygulanıyor. Bu sansür ve baskı beklendiği gibi ters tepiyor ve insanlar daha çok 'ben bir şeyler biliyorum' moduna giriyor. İngiliz hükümeti bu durumdan faydalanıp bilen, doğru yargılayan, gözlemleyen, detaycı insanları istihbarata alıp olası şüpheliler hakkındaki yargılarını öğreniyor. Şimdi zararsız olan bir kişinin yarınki yüzünü, yani hükümete karşı gelecekte taşıdığı potansiyel tehlikeyi bu insanlar sayesinde öngörmeye çalışıyorlar.

Çok ilginç bir kitap. Etkilediği husus konusu, karakterler, üslup falan değil. Sıra dışı bir güzelliği var. Başkahramanımız direkt "başkalarını yargılamak" gibi. Bu yıl okuduğum en iyi metin oldu. Kabaca, gelişmiş gözlem yeteneğine sahip bir adamın gizli istihbarattaki deneyimlerini anlatıyor. Ama konu kitabin çok az bir kısmını oluşturuyor gibi. Tarihi olaylar hakkındaki yorumlar, kişiler hakkındaki gözlemler ilk sayfadan son sayfaya kadar çok yoğun. Bu kadar çok sübjektif paragrafın toplandığı başka bir kurgu okuduğumu hatırlamıyorum. Kitap boyunca konu tam olarak neydi hissinden kurtulamıyorsunuz, Deza ve Wheeler'in kimi nasıl yargıladığına çok geniş yer verilmiş. Bir gazetecinin deneme kitabı olacakken kurgu olmuş gibi.

 

Mor Amber

Chimamanda Ngozi Adichie

Bu yıl canım kızlarla Afrika Edebiyatı'na giriş yaptık. Bir kültürü beraber keşfetmek, izlenim edinmek büyük keyif verdi. Okuduklarımız arasında sanırım hepimizi en çok yakalayan kitap Mor Amber oldu. Kambili'nin Nijerya'da, koyu Katolik ve diktatör bir babanın katı kurallarıyla ve şiddet uygulamalarıyla geçen çocukluğu anlatılmış. Okuduklarımız arasında zengin bir aileyi konu alan tek kitaptı. Diğer tüm kitaplar fakirlikle ve ilkellikle içimizi dağlarken, Mor Amber bizi Afrika'daki başka dramlarla üzdü. Zaten insan Afrika Edebiyatı'ndan acı ve keder dışında ne bekleyebilir ki?

 

Amber'de Dokuz Prens

Roger Zelazny

Baştan sona bilmece gibi, değişik bir üslup, ilginç bir kitap. Fantastik ama bir yandan çocuk kitabi gibi de. Her şey bam bam oluveriyor. Sanki protagonistimiz bir büyücüymüş gibi. Oysa bir büyücü değil, yalnızca elinde her şeyi istediği an oldurma gücü olan bir fantastik karakter. Öyle sakız gibi uzamıyor mevzular. Yenilmek de var ama bu, hikayenin sonu olmuyor. Hızlıca toparlanıp yeni bir maceraya atılıyorlar. 

Daha önce fantastik edebiyata karşı önyargılıydım. Lotr serisini birkaç kez okumaya çalıştım, yarıda kaldı. 2019 yılında bu kez İlyada'dan sonra Lotr serisini okumaya giriştiğimde bir anda kitabı çok sevdim. Farklı bir yerden bakmaya başladığım için, sevilecek bir sürü şey buldum sanırım. Lotr'dan sonra Zaman Çarkı'na başlayarak o dünyayla olan ilişkime devam ettim. Bu seri de benim için bir üçüncü seçenek olarak bir kenarda duracak. Canım fantastik çektiğinde serinin diğer kitaplarına devam etmek isterim.

 

Çocukluk

Tove Ditlevsen

Hiç hesapta yokken elime alıp tek solukta okudum. Birbiriyle konuşamayan anne-kızların mesafeli, merhametli, öfkeli ilişkisine dair yazınlar her zaman ilgimi çekiyor. Önceki yaşamında sen şakrak bir kadının evlilik ve fakirlikle mutsuzlaşarak somurtkan, ketum anne figürüne dönüşmesi çok yaygın bir tema. Kız çocuğun, annenin ara sıra beliren eski mutlu ve normal anlarını iple çeker hale gelmesi; o anlar bozulmasın diye tuhaf davranmamaya özen göstermesi, varlığını (anneye mutsuzluk veren negatif duyguların tümünü) hissettirmemek için elinden geleni yapması, anne tekrar mutsuz figüre dönüştüğünde bunun için kendini suçlaması; daha normal bir genç kız olsaydım annem hep mutlu olurdu hüznü vs... Kadına ve iletişimsizliğe dair müthiş çetrefilli konularla bir solukta yüzleşmiş oluyorsunuz. Öte yandan gerçek hayatla yüzleşme, bunları artık önemseyemeyecek kadar sorumluluk üstlenme... Mutsuz kadın figürüne dönüşme surecinin nasıl başladığının da sinyalini vermiş. Serinin diğer iki kitabını da merak ediyorum.


2022'de bolca kitap, film, uyarlama keşfetmeyi ve postlara dönmeyi umuyorum. Herkese iyi seneler.

Hiç yorum yok: