John Berger'in Cevat Çapan çevirisiyle DeliDolu'dan çıkan deneme kitabı.
Pentti Sammallahti fotoğrafları ve J.J. Grandville çizimleriyle ilgili dikkat çekici okumalar yapmış.
Roussea'nun Dillerin Kökeni Üstüne Denemesi'ne, Lévi-Strauss'un totemizmle ilgili kitabına ve Ilyada'ya atıflar yaparak dildeki ilk simgenin hayvan olduğunu öne sürmüş. Bu kısım ilginçti. Öyle olabilir de, olmayabilir de elbette. Öyle olduğunu varsaydığında hayvanlara şöyle bir anlam da yüklemiş oluyor: İnsan ve sizi ayıran başlangıçta konuşma yetisiydi ve insan bu yetiyi ilk edindiğinde dilin nesnesi siz hayvanlardınız. İnsanı hayvan karşısında yükselten, hayvanı da insan karşısında nesneleştiren ideolojiyi destekleyen bir varsayım olurdu.
Beyaz Kuş maketi üzerinden yaptığı tespitler de ilginç. Tahtadan yapılmış bir beyaz kuş aracılığıyla kendisinde uyanan 5 hissi tanımlayarak estetiği tarif ediyor. Daha sonra estetiğin insan yapımı bir sanat eseriyle tarif edilmesini, kendi deyişiyle estetiğin sanata indirgenmesini sorgulayıp sanat-doğa ilişkisini irdelemeye başlıyor. Yalnızca insan müdahalesi değil; saf doğa da estetik hazlar uyandırır.
"İnsan yapısı bir nesne karşısında duyduğumuz estetik duygular –başlangıçta sözünü ettiğim beyaz kuş gibi– bizim doğa karşısında duyduğumuz heyecanın bir sonucudur. O beyaz kuş gerçek bir kuştan alınmış mesajı tercüme etme çabasıdır. Sanatın kullandığı bütün diller, doğa karşısında duyduğumuz anlık heyecanı ölümsüzleştirme çabasının sonucudur. Sanat güzelliğin kuraldışı –bir şeye karşı– olmadığını, tersine onun bir düzenin temelini oluşturduğunu söyler."
"Sanat salt doğayı taklit etmez, sanat yaratılmış her şeyi taklit eder. Bunu da bazen başka bir dünya önermek, bazen de doğanın insana sunduğu o bir anlık umudu çoğaltmak, doğrulamak ve toplumsallaştırmak için yapar. Sanat, bize doğanın arada bir görme fırsatı verdiği şeylere karşı örgütlenmiş bir tepkidir. Sanat, bizde var olan bir şeyi tanıma potansiyelini sürekli bir güce dönüştürme girişimidir. Sanat, insanın doğadan daha kesin bir karşılık bulma umudunu gösterir..."
Benim yukarıda alıntılar yaptığım, en çok dikkatimi çeken üç makalenin ismi de burada dursun: Bir Geçit Açmak, Hayvanlara Niçin Bakarız ve Beyaz Kuş. Kitaba adını veren, benim de en ilginç bulduğum makale oldu.
2 yorum:
John Berger'in fikirlerine, yazdığı her şeye bayılıyorum. Kendisinden sık sık alıntı da yaparım hâttâ:) Fakat bu kitabı henüz okumadım. İlk fırsatta edinmeli.
Storytel'de e-kitabı var kullanıyorsanız :) Ben de Görme Biçimleri'ni listeye aldım.
Yorum Gönder